28 Ağustos 2011 Pazar

ORSAM'dan Somali raporu


Ortadoğu Stratejik Araştırma Merkezi (ORSAM) hazırladığı raporda Somali'de yaşanan kıtlığa nelerin sebep olduğunu ortaya koydu.
Doğu Afrika'nın açlıkla imtihan olan ülkesi Somali'nin son dönemde gündemde ki sorunu kıtlık ve buna bağlı olarak yaşanan insanlık dramı. Son dönemde yaşanan açlık ve kıtlıkla ön plana çıkan Somali geçmişinde birçok sıkıntı ve sorunla boğuşmuş. İzzet Baysal Üniversitesi Araştırma Görevlisi Mehmet Öztürk'ün hazırladığı raporda, Somali'nin etnik ve iktidar yapısı, sınır sorunları, iç sorunları, deniz haydutluğu ve son dönemdeki kıtlık sorunu ele alınmış.
SINIR SORUNLARI
Somali'nin 1960'da bağımsızlığa kavuşmasının ardından Somali milliyetçiliğinin hedeflediği ve aynı zamanda Pan-Somalizm olarak da bilinen tüm Somali halklarını büyük Somali çatısı altında birleştirme girişiminde bulunmak olmuş. Bu durum Somali ile komşuları Etiyopya, Kenya ve Cibuti arasında geçmişte yaşanan krizlerin başlıca nedenini oluşturmuş.
Somali topraklarının bir kısmını da işgal etmiştir. Kenya'nın Somali sınırına yakın Northern Frontier District'te ( NFD) yaşayan Kenyalı Somaliler Kenya'da ayrı bir yaşam sürmüşler. İngilizler NFD sorununu çözmeden 1963'te Kenya'ya bağımsızlık vermiştir.Kenya Somali kökenli Kenyalıları engelleyici ya da cezalandırıcı önlemler alarak buranın Somali ile bütünleşmesinin önüne geçmeye çalışmakta.
DENİZ HAYDUTLUĞU
Deniz haydutluğu meselesinin siyasi, ekonomik ve toplumsal arka planında, Somali'de 1191'den beri etkin bir hükümet bulunmaması, ülke bütünlüğünü sarsıcı gelişmelerin yaşanması, askeri ve toplumsal kargaşa ortamının devam etmesi vardır. Ayrıca Avrupalı gemilerin Somali'ye zararlı atık bırakmaları ve diğer Avrupa gemilerinin de Somali sularını kendileri için en büyük deniz ürünleri kaynağı olarak görmeleri de deniz haydutluğunun ekonomik alt zeminini oluşturmuştur.
KITLIK VE AÇLIK
Somali'de şu an ki en büyük sorun insanların yaşam mücadelesi vermesi. Kıtlıkla boğuşan Somali halkı yardım bekliyor. Somali'ye en büyük yardım ise Türkiye'den geldi. Devlet kurumlarının yanı sıra birçok sivil toplum kuruluşu öncülüğünde nakdi yardım yapılmış. Başbakan Erdoğan, Somali'nin Türkiye için önemini ve Türkiye'nin farkını şu sözlerle ortaya koymuş: "Somali'deki Ulu Cami bu ebedi kardeşliğimizin büyük bir sembolüdür. Bugün dahi Somali'de kız çocuklarına verilen en yaygın isimlerden birinin İstanbul olduğunu özellikle paylaşmak isterim. Biz bu kardeş ülkeye, Somali'ye hiçbir zaman devlet çıkarları nazarıyla bakmadık, bakmıyoruz, bakmayacağız. Tarih boyunca Somali'nin ve Afrika coğrafyasının bütün kaynaklarını sömürmeye çalışanların elbette bir kenara oturup bugün yaşanan trajediye duyarlı olmasını, Somali halkına yardım eli uzatmasını bekleyemeyiz." Aynı zamanda Erdoğan dünya kamuoyunun dikkatini bu bölgeye çekmek için 19 Ağustos 2011 tarihinde Somali'ye gitmiştir. Tüm bunlar gösteriyor ki birçok ülke güvenlik kaygıları nedeniyle yardım yapma konusunda tereddüt yaşarken, Türkiye kendi olanaklarıyla Somali'ye yardımda bulunmuştur. Türkiye'den beklenen ise yapılan bu yardımların yanı sıra Somali'deki sorunları gidermeye yönelik köklü yenilikler oluşturuyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder