İslam Toplumu Milli Görüş (IGMG) Başkan Yardımcısı Mustafa Yeneroğlu, Federal Aile, Çocuk ve Kadın Bakanlığı'nın yaptırdığı ''Almanya’da zorla evlilik'' hakkındaki araştırmanın, tartışmanın doğru çerçevede yapılması adına doğru bir adım olduğunu belirtti.
İslam Toplumu Milli Görüş (IGMG) Başkan Yardımcısı Mustafa Yeneroğlu, Federal Aile, Çocuk ve Kadın Bakanlığı'nın yaptırdığı ''Almanya’da zorla evlilik'' hakkındaki araştırmanın, tartışmanın doğru çerçevede yapılması adına doğru bir adım olduğunu belirtti.
Yeneroğlu yaptığı yazılı açıklamada, zorla evlilik araştırmasının, bu konudaki tartışmaların doğru çerçevede yapılması ve İslam'dan bağımsız ele alınmasına bir katkı olduğunu belirterek, ''Almanya’da zorla evlilik hakkındaki aktüel araştırma, tartışmanın doğru çerçevede yapılması adına doğru bir adımdır. Esasen bu araştırma, çözüme hiçbir katkısı olmayan siyasi tartışmalardan ve hatta kanunlar çıkarılmadan önce yapılmalıydı'' ifadesini kullandı.
Araştırmanın, yeterli düzeyde olmasa da, konunun doğru çerçevede tartışılmasının, temelini atmak adına faydalı olduğunu ifade eden Yeneroğlu, söz konusu araştırma ile ilk defa, siyasi tartışmalara kaynak teşkil edecek, Federal Almanya çapında yapılan zorla evlilikler ile ilgili rakamların yer aldığını kaydetti.
Araştırmanın, zorla evlilik etrafında yapılan tartışmaların İslam'dan bağımsız olarak ele alınmasına katkı mahiyetinde olmasının önemli bir nokta olduğunu belirten Yeneroğlu, şunları kaydetti:
'' Araştırmada bu husus şu şekilde ifade edilmektedir: 'Bu konudaki araştırmalarda zorla evliliklerin belli dini geleneklere irca edilemeyeceği, farklı sosyal, etnik ve kültürel bağlamlarda, dünyanın her tarafında, Avrupa'da da olduğu konusunda bir fikir birliği vardır'. Ancak, Federal Aile, Çocuk ve Kadın Bakanı Kristina Schröder, araştırmanın sonucunu dikkate almamaktadır. 8 Kasım 2011 tarihinde, FAZ (Frankfurter Allgemeine Zeitung) gazetesindeki yazısında Schröder, 'Birçok bilim adamı yerinde bir şekilde konunun kısa ve basit sebepler zincirine dayandırılmaması konusunda uyarılarda bulunuyor. Buna rağmen konunun dini boyutunu göz ardı edemeyiz. Kültürel arka plan ve insanın eylemleri arasındaki irtibat sosyolojik bir gerçekliktir. Buna rağmen söz konusu irtibat, konu İslam olduğunda çoğunlukla geçiştiriliyor ya da tanımlamalar farklılaşıyor.''
Mevcut aktüel araştırmanın bu anlamda geç kalınmış, ancak gerekli bir adım olduğunu ifade eden Yeneroğlu, araştırmanın siyasiler için, varolan bir sorun olarak zorla evliliğin yeniden ve doğru bir şekilde konumlandırılması, entegrasyon ve din politikaları bağlamında kötüye kullanılmaması için bir başlangıç noktası olmasını ümit ettiklerini kaydetti.
Konuya gerekli ciddiyet gösterilmesi durumunda İslami cemaatlerin katkılarının değerinin daha iyi anlaşılacağını, aksi takdirde söz konusu cemaatlerin de suça katkı sağlayanlar olarak muamele göreceğini ifade eden Yeneroğlu, bunun ise zararlı sonuçlar doğuracağını ve mağdur olanlara da herhangi bir fayda sağlamayacağına dikkati çekti. Yeneroğlu, IGMG'nin şimdiye kadar olduğu gibi zorla evlilik sorunu ile ilgileneceğini ve toplumun bu konuya hassasiyet göstermesi adına katkılarını sürdüreceğini belirtti.
Zorla evliliklerin Müslümanların insan tasavvuruna hiçbir şekilde uymadığını ifade eden Yeneroğlu, ''İslam ile zorla evlilik arasında irtibat kurma gayretleri tartışmanın ciddi düzeyde ele alınmasına katkı sağlamamakta, aksine tartışma zemininin oluşmasına zarar vermektedir'' ifadesini kullandı.
Yeneroğlu yaptığı yazılı açıklamada, zorla evlilik araştırmasının, bu konudaki tartışmaların doğru çerçevede yapılması ve İslam'dan bağımsız ele alınmasına bir katkı olduğunu belirterek, ''Almanya’da zorla evlilik hakkındaki aktüel araştırma, tartışmanın doğru çerçevede yapılması adına doğru bir adımdır. Esasen bu araştırma, çözüme hiçbir katkısı olmayan siyasi tartışmalardan ve hatta kanunlar çıkarılmadan önce yapılmalıydı'' ifadesini kullandı.
Araştırmanın, yeterli düzeyde olmasa da, konunun doğru çerçevede tartışılmasının, temelini atmak adına faydalı olduğunu ifade eden Yeneroğlu, söz konusu araştırma ile ilk defa, siyasi tartışmalara kaynak teşkil edecek, Federal Almanya çapında yapılan zorla evlilikler ile ilgili rakamların yer aldığını kaydetti.
Araştırmanın, zorla evlilik etrafında yapılan tartışmaların İslam'dan bağımsız olarak ele alınmasına katkı mahiyetinde olmasının önemli bir nokta olduğunu belirten Yeneroğlu, şunları kaydetti:
'' Araştırmada bu husus şu şekilde ifade edilmektedir: 'Bu konudaki araştırmalarda zorla evliliklerin belli dini geleneklere irca edilemeyeceği, farklı sosyal, etnik ve kültürel bağlamlarda, dünyanın her tarafında, Avrupa'da da olduğu konusunda bir fikir birliği vardır'. Ancak, Federal Aile, Çocuk ve Kadın Bakanı Kristina Schröder, araştırmanın sonucunu dikkate almamaktadır. 8 Kasım 2011 tarihinde, FAZ (Frankfurter Allgemeine Zeitung) gazetesindeki yazısında Schröder, 'Birçok bilim adamı yerinde bir şekilde konunun kısa ve basit sebepler zincirine dayandırılmaması konusunda uyarılarda bulunuyor. Buna rağmen konunun dini boyutunu göz ardı edemeyiz. Kültürel arka plan ve insanın eylemleri arasındaki irtibat sosyolojik bir gerçekliktir. Buna rağmen söz konusu irtibat, konu İslam olduğunda çoğunlukla geçiştiriliyor ya da tanımlamalar farklılaşıyor.''
Mevcut aktüel araştırmanın bu anlamda geç kalınmış, ancak gerekli bir adım olduğunu ifade eden Yeneroğlu, araştırmanın siyasiler için, varolan bir sorun olarak zorla evliliğin yeniden ve doğru bir şekilde konumlandırılması, entegrasyon ve din politikaları bağlamında kötüye kullanılmaması için bir başlangıç noktası olmasını ümit ettiklerini kaydetti.
Konuya gerekli ciddiyet gösterilmesi durumunda İslami cemaatlerin katkılarının değerinin daha iyi anlaşılacağını, aksi takdirde söz konusu cemaatlerin de suça katkı sağlayanlar olarak muamele göreceğini ifade eden Yeneroğlu, bunun ise zararlı sonuçlar doğuracağını ve mağdur olanlara da herhangi bir fayda sağlamayacağına dikkati çekti. Yeneroğlu, IGMG'nin şimdiye kadar olduğu gibi zorla evlilik sorunu ile ilgileneceğini ve toplumun bu konuya hassasiyet göstermesi adına katkılarını sürdüreceğini belirtti.
Zorla evliliklerin Müslümanların insan tasavvuruna hiçbir şekilde uymadığını ifade eden Yeneroğlu, ''İslam ile zorla evlilik arasında irtibat kurma gayretleri tartışmanın ciddi düzeyde ele alınmasına katkı sağlamamakta, aksine tartışma zemininin oluşmasına zarar vermektedir'' ifadesini kullandı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder